Tanrıya
Tanrıya ne sözüm ne nazım oldu
Kahbe felek bana takıldı gitti
Emeğim sömürü sisteme kaldı
Zalimin çengeli sokuldu gitti
Yara bere içim sızılar acır
Yele gitti emek viçdanım incir
Ezğili yüreğim sevği ile bir
Elinden tuttugum çekildi gitti
Sırtımda insani şelek sarılı
İşi bitmez küskün, oldu darılı
Dostlara evimde sofram kurulu
Lokmayı yiyenler yıkıldı gitti
Toprakta açıldım türlü çiçekler
Emeksiz elleri, nimetim bekler
Kesildi çınarlar kurudu kökler
Çürüdü ömürler söküldü gitti
Fezalim der haci sarsa yarayı
Ayırt etseydin ağ ile karayı
Kiminin yıkıldı köşkü sarayı
Gayret ettim ama döküldü gitti